Bilim İnsanları, 3.3 Milyon Yaşında Dünyanın En Eski Taş Aletlerini Keşfetti

3,3 milyon yaşındaki aletler bilinen insan türünün çok öncesine uzanıyor!

2011 temmuzu sabahı bir grup Amerikalı paleontolog , Kenya’daki Turkana Gölü’nün batı kıyısındaki çöl bölgesini araştırırken, kurumuş bir nehir yatağında, erken dönem insan teknolojisi hakkında büyük bir keşfe imza attılar: İnsansı atalarımız 3,3 milyon yıl önce taş aletler yapıyorlardı! İlkel çekiç ve kesici aletler gibi görünen kaya parçaları, onları şimdiye kadar bulunan en eski eserler haline getirdi.

Bugüne kadar, Homo ile ilişkilendirilen en eski taş aletler, Homo habilis’in ilk temsilcisinin fosil kalıntılarına yakın bir yerde Etiyopya’da bulunmuş ve 2,6 milyon yıl öncesine tarihlenmişti. Bu keşif, daha önceki rekoru yaklaşık 700.000 yıl öncesine götürüyor.

Kendi türümüzün bilinen en eski temsilcisi olan ilk hominidler, Homo habilis, bu tarihten yüzlerce yıl sonra ortaya çıktığından, keşif son derece rahatsız edici bir muammaya dönüşüyor ve bu aletleri kimin yaptığı konusunda bilim adamlarının kafalarını karıştırıyor.

Lomekwi 3 arkeoloji alanında gerçekleşen bu keşif, araştırmacılara göre arkeolojide devrim yaratacak niteliktedir ve iki kayayı birbirine vurarak ilksel teknolojiyi yaratanların doğrudan atalarımız olduğu fikrine de meydan okuyabilir! Keşif, ana akım arkeolojiye göre mümkün olmayan gizemli keşifler listesine şimdiden eklendi ve tarihin yeniden yazılmasını gerektirebilir!

Arkeoloji alanda bulunan yaklaşık 150 alet arasında, fındık veya yumruları açıp kırmak, ağaçların gövdelerini oymak için kullanılmış olabilecek çekiçler, örsler ve oyma taşlar yer alıyor.

Dr. Hovers ve araştırmada yer almayan bazı bilim adamları, bulunan malzemenin tarihlendirilmesinin doğru göründüğünü ve bu nesnelerin kaza veya doğal nedenlerle kırılan kaya parçaları değil, bilinçli olarak üretilmiş aletler olduğunu söyledi.

Nature dergisinde yayınlanan makalenin baş yazarı Dr. Harmand, “Bu aletler, beklenmedik şekilde daha önce bilmediğimiz bir hominin dönemine ışık tutuyor ve atalarımızdaki bilişsel gelişim hakkında, fosillerden öğrenemeyeceğimiz çok şey anlatıyor bize. Diğer yandan bu bulgular, Homo habilis’in ilk alet üreticisi olduğuna dair uzun süredir var olan varsayımı çürütüyor” dedi.

Ads George Washington Üniversitesi’nde antropoloji profesörü ve Smithsonian Enstitüsü’nde araştırma görevlisi olan Alison Brooks, keşfi “gerçek anlamda çığır açıcı” olarak tanımladı. “Kullanışlı keskin kenarları olan aletlerin bilinçli şekilde üretiminin, hem anatomik hem de bilişsel olarak cinsimizin evriminde itici bir faktör olabileceği argümanını yeniden doğruluyor.” dedi.

Bu taş aletlerin keşfiyle ortaya çıkan temel sorulardan birisi, bunları kimin yarattığıdır. Antropologlar uzun zamandır, bu tür aletleri ilk geliştirenlerin, Homo sapiens’e doğrudan uzanan bir kol olan Homo cinsinden akrabalarımızın olduğunu düşündüler. Ancak bu durumda, klasik arkeolojiye göre olmaması gereken bu son derece eski aletleri kimin yaptığını bilmiyorlar.